Kadıköy'ün Simgesi Meşhur Boğa Heykeli
Kadıköy'ün Simgesi; Boğa Heykeli

 Kadıköy'den ne zaman yolum geçse meşhur boğa heykelinin olduğu yereden Moda sahiline kadar yürürüm. Anadolu yakasında hoşuma giden nadir yerlerden birisidir Kadıköy. Ara sokaklarından arka sokakalara uzanan barok yapılaşmanın verdiği tarihi doku beni hep cezbetmişitr. Konumuza dönecek olursak. Nedir bu Boğa Heykeli? Nerden gelmiş buraya? Hadi tüm bildiklerimi sizinle paylaşayım...

 Günün her saatinde önünde toplananları, fotoğraf çektirenleri ya da merakla orasına burasına bakanları görmeniz mümkündür. Peki “gücün simgesi” olan bu boğa ne zaman, nerede, niçin yapılmış ve neden gelip Kadıköy’ün göbeğine kurulmuş, bir bakalım istedik. İşte size Kadıköy’ün Boğa’sının ilginç öyküsü;

 150 yaşında bir boğadan bahsediyoruz, 150 yıllık bir geçmişe sahip bir heykel! 1860'larda Paris'te Fransız heykeltıraş Isidore Bonheur tarafından yapılmış. Peki Isidore Bonheur neden bu heykeli yaptı; Fransa-Almanya sınırında bulunan Alsas-Loren bölgesi, zengin kömür rezervleri sebebiyle Sanayi Devrimi sonrasında bu iki ülke arasında sürekli savaş sebebi olurmuş. 1800’lü yıllarda Fransa ve Almanya arasında bir türlü paylaşılamayan Alsas-Loren Bölgesi, yıllar boyunca Fransa ve Almanya arasında bir o yana bir bu yana geçerek sürekli el değiştirmiş. İşte Boğa Heykeli, 1860’larda bu bölgede Fransızlar’ın Almanlar’ı yendiği savaşı simgelemek, kızgınlığı ve iriliğiyle Fransızlar’ın gücünü anlatmak için yaptırılmış. 1870 Sedan Muharebesi’yle, Alman General Bismarck tarafından Alsas-Loren yeniden geri alınınca, “Fransızlar’ın gücü” de böylece yeniden Almanya’ya geçmiş. Ancak heykelin Almanya’daki yaşantısı çok sürmemiş. Hem I. Dünya Savaşı’ndaki Osmanlı-Almanya ittifakı hem de Alman İmparatoru II. Wilhelm‘in dostluğundan dolayı Boğa, 1917’de İttihat ve Terakki Cemiyeti’ne hediye edilmiş. İttihat ve Terakki Cemiyeti de Boğa heykelini Enver Paşa‘ya hediye etmiş. Böylece Türkiye’ye gelen heykel, ilk olarak Beylerbeyi Sarayı’nın bahçesine, oradan da Yıldız Sarayı Şale Köşkü’nün büyük serası önüne yerleştirilmiş. I. Dünya Savaşı sonunda Enver Paşa’nın yurt dışına gitmesinden sonra, Boğa’nın Yıldız Şale Köşkü’nden sonra ilk görüldüğü yer, Enver Paşa ve Naciye Sultan’ın sahip oldukları “Bilezikçi Çiftliği” olmuş. Çiftliğin bir köşesinde unutulan, adeta kaderine terk edilen “gücün simgesi” Boğa, fazla değil, 50 yıl kadar sonra hatırlanıp yeni yapılan Hilton Oteli’nin bahçesine taşınmış. 1970’li yılların başlarında, İstanbul’un Anadolu Yakası seyahati başlamış Boğa’nın. Kaderinde gezmek olan Boğa’nın Kadıköy’deki ilk durağı ise tarihi Şehremaneti binasının önü olmuş. (Bugünkü Kadıköy Tarih, Edebiyat ve Sanat Kütüphanesi). Yaklaşık yirmi yıl kadar da bu mekanda kalan Boğa, nihayet 1987 yılında bugünkü yerine yani Altıyol’a taşınmış.

 Bir başka rivayet ise; “Dövüşen Boğa” heykelinin, avcılığa ve hayvan heykellerine özel ilgisi olan Sultan Abdülaziz tarafından heykeltraş Rouillard‘ın ekibine yaptırılan 24 hayvan heykeli arasında olduğudur. Heybetli görünüşü ve her an saldırmaya hazır duruşuyla, Kadıköylüler’in ve Kadıköy’e gelenlerin dikkatlerini hep üzerinde toplayan “gücün simgesi” Boğa’nın umarız son ve ebedi mekanı Altıyol olur…

Kaynak: https://listelist.com/kadikoy-boga-tarihi/